Ramazan ayı, yardımlaşma ve dayanışmanın en yoğun yaşandığı dönemlerden biridir. Ancak ne yazık ki bu manevi atmosferi suiistimal eden, özellikle şehir merkezlerinde ve cami önlerinde yoğunlaşan dilenci grupları, Erzurum'da ciddi bir sorun haline gelmiş durumda.
Her yıl Ramazan ayında olduğu gibi bu sene de şehrin dört bir yanında, özellikle iftar saatlerinde ve teravih namazı çıkışlarında dilenci yoğunluğunun artması vatandaşları rahatsız ediyor. Kimi zaman küçük çocuklar, kimi zaman yaşlı kadınlar üzerinden duygu sömürüsü yapılarak insanların vicdanı sömürülüyor. Bununla da sınırlı kalmayıp, trafik ışıklarında, market önlerinde ve kalabalık caddelerde de aynı manzaraya rastlamak mümkün.
Bu durum yalnızca vatandaşları rahatsız etmekle kalmıyor, aynı zamanda dilenciliği meslek haline getiren bazı grupların Erzurum'u adeta bir "gelir kapısı" olarak görmesine yol açıyor. Üstelik yetkili kurumların bu konuda yeterli bir denetim yapmadığı da ortada. Zabıta ekipleri ve emniyet güçleri, dilenci sayısındaki bu artışa karşı etkin bir mücadele yürütmeli, özellikle Ramazan ayında daha sıkı denetimler gerçekleştirilmelidir.
Belediyenin sosyal yardımları ve devletin sunduğu destek programları ortadayken, profesyonelleşmiş dilenci gruplarının bu durumu suistimal etmesine göz yumulmamalıdır. Yardımsever Erzurum halkının gerçekten ihtiyacı olan kişilere ulaşmasını sağlamak için dilencilikle ilgili sıkı tedbirler alınmalı, vatandaşlar da sokakta para vermek yerine resmi yardım kuruluşlarına yönlendirilmelidir.
Erzurum’un huzurunu ve Ramazan’ın manevi atmosferini koruyabilmek için yetkilileri bu konuda göreve davet ediyoruz!