Ezanların ardından minarelerden yankılanan bu niyaz, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’e salât ve selâm gönderilmesinin yanı sıra, ümmetine şefaat dilenmesini içeriyor. Gönüllerden kopup gökyüzüne yükselen bu dua, Erzurumlular için bir vazgeçilmez hâline gelmiş durumda.

Akşam ezanı hariç her vakit, ezanın hemen ardından okunan Salât ü Selâm, şehir halkının günlük yaşamında derin bir yer tutuyor. Bu gelenek öylesine kökleşmiş durumda ki, sadece camilerde değil, birçok evde, dükkânda ve toplu alanlarda da ezan sonrası bu niyazlar dillendiriliyor.

Uzmanlara göre bu uygulama, bireysel bir ritüelden öte, toplumsal bir şuurun, ortak bir maneviyatın göstergesi. Erzurum halkı, bu geleneği sürdürerek hem Peygamber sevgisini diri tutuyor hem de geçmişten bugüne uzanan kadim bir mirasa sahip çıkıyor.

Salât ü Selâm geleneği, Binbir Hatim, İşfe’ Lenâ Duâsı gibi uygulamalarla birlikte Erzurum’un manevi kimliğini oluşturan önemli yapı taşlarından biri olmayı sürdürüyor.